90’larda Çocuk Olmak ve Ekonomi
80’in sonlarında ve 90’larda çocuk olanlar bilir. Hemen her sene yeni banknot (yani en yüksek banknot yenilenirdi) çıkardı. Ve kumbaraya attığımız metal paraların çoğu sene sonuna kadar tedavülden kalkardı. Tedavülden kalkan paralar da sokaklarda taş niyetine atılırdı. Çünkü maddi anlamda bir değeri yoktu. Halbuki devletin bastığı paranın bırakın sokaklarda taş niyetine oynanması, yere atılması dahi yasaktı. Tabii bu hiç kimsenin umrunda değildi. Enflasyon ise %100 civarında gezerdi. Hele 1994’te resmi enflasyon dahi %125 oldu. Ki gayriresmi, günlük hayata yansıyan enflasyonu siz tahmin edin. 20milyonluk banknotu da gördük.
90’lı yıllar çok zor geçti. Neyse ki Ecevit’in kurduğu hükümet yaklaşık 4 yılda siyasi hayatlarını bitirme pahasına enflasyonu %100 seviyelerinden kademeli olarak %30’lara getirdiler. Sonra da AKP tarafından devam ettirilen aynı ekonomi politikaları sayesinde enflasyon tek haneli seviyelere düştü.
2005’in başına geldiğimizde senelerdir alışkın olduğumuz milyonlar tarihe karıştı. Herkes milyoner iken, trilyon, katrilyonlar konuşulurken bir anda o sıfırlarımız gitti. Aradan geçen 11 yıla yakın zamana rağmen halen daha devletin en üst kademelerindeki insanlar dahi trilyon, katrilyon kullanmaya devam etmesi de buradaki ilginç bir detay. Konumuza dönecek olursak, paradan atılan sıfırlarla birlikte kuruş kullanmaya başladık. Eskiden en büyük para 50bin liralık metal para iken sonra eskinin 10bin lirasına denk gelen kuruşla 1989’dan sonra (bağlantıya tıklarsanız hangi paranın ne zaman tedavülden kalktığını görebilirsiniz) tekrar karşılaştık.
İlk birkaç yıl 1 kuruşluk metal parayı az da olsa kullanmamıza rağmen sonrasında esamesi bile okunmamaya başladı 1 kuruşun. Yeni paralar çıktıktan çok kısa süre sonra 1 kuruşluk demir paralar sanki buhar oldu uçtu. Bazıları birtakım vekillerin 1 kuruşları piyasadan toplattığını ve eritip metal olarak kullandığını söylüyordu. Buradan ilgili yazıya ulaşabilirsiniz. 1 kuruşun güncel maliyeti 2,64 kuruş. 2013 maliyeti bu, en güncel maliyeti ‘’ticari sır’’ gerekçesi ile açıklanmıyor. Düşünsenize maliyeti de cebimizden çıkan paranın ne kadara mal olduğunu öğrenemiyoruz. Yüzmilyonlarca adet var bu paradan. Daha doğrusu vardı. Şimdi yok. Merkez Bankası’ndan 1 kuruşların toplanmasına dair bir duyuru şimdiye kadar duymadım. Birileri bu paraları topluyorsa bizim cebimizdeki parayı da topluyor bir anlamda. Daha doğrusu çalıyor. Ve bu kullanmadığımız, görmediğimiz 1 kuruştan bu sene başından Nisan ayına kadar 6,24 milyon adet yeni basılmış. Ne oldu acaba o 6 milyondan fazla 1 kuruşa?
1 Kuruş: Kaynak Darphane websitesi
Diğer yandan son dönemde bir şeyi fark ettim. Özellikle son 2 senedir yaşadığımız ekonomik durumun da etkisi ile sokakta yerde 5 ve 10 kuruşluk paralar geziyor. Dilenciler dahi bu parayı almıyor. Almak istemiyor. 25 kuruşluk paraya dahi denk geldim. Birkaç gün önceki yaşadığım durum bana bu yazıyı yazdırdı. Zorlu Centre’ın bahçesinde yürürken bir kadının yan tuttuğu çantasından 1 lira düştü yere. Alıp kadına verdim. Yüz ifadesi aslında fark ettiğini ama almadığını anlatır gibiydi. İstemiyordu 1 lirayı sanki. Yere eğilmeye değmediğini düşünüyordu belki de. Paramızın değerinin geldiği son aşama bu. Ha, birileri ‘’kadın zaten zengindir, umrunda değildir 1 lira’’ diye düşünebilir. Öyle olsa idi zaten o 1 lirayı almaz, bahşiş olarak bırakırdı diyorum ben de.
1 Lira: Kaynak Darphane websitesi
Öte yandan 15 sene önce yaşadığım Almanya ile 3 sene önce gezmeye gittiğim Almanya’yı düşündüm. 15 yıl önce de 1 Euro Cent değerli ve kullanımda idi, 3 yıl önce de. Bazı Euro kullanan ülkelerde 1 Euro Cent pek kullanımda olmasa da 5 Euro Cent aktif olarak kullanılıyor. Ve bu adamların ekonomilerinin bir anlamda gücünü de açıkça anlatıyor. En yüksek para birimi 500 Euro ilk çıkışından bu yana değişmedi.
ABD’nin aktif dolaşımda olan 100 USD gibi. Ya da Birleşik Krallık’ın 50 GBP’si. Hatta bu 50 GBP ilk başta elle yazılı formatta verilmesini saymaz isek 1853’ten bu yana en yüksek para birimi olarak Birleşik Krallık sınırları içinde kullanılıyor. Yaklaşık 166 yıldır yani.
Gelelim bu kadar bilgiden sonra bu yazıyı yazma nedenime. Biliyorsunuz, ekonomimiz çok da iyiye gitmiyor. Madeni paralar, 1 lira da dahil olmak üzere eğer yerde gezmeye devam ederse birkaç seneye kadar 5TL ve hatta 10TL’yi bile madeni para olarak görürsek şaşırmayalım.
Ufak bir örnek vereyim: Çıktığı zaman (2009 yılı) yaklaşık 131 USD değerinde olan 200TL şimdilerde (2019 yılı) 35 USD seviyesine kadar düşmüş durumda. Yaklaşık dörtte birine yani. Durum pek de öyle iç açıcı değil anlayacağınız. Az da olsa umudum var benim. Ama az. Peki sizin?
Biraz da referanslar :
https://www.tuketicipostasi.com/1-kurusun-maliyeti-ticari-sir/235/
https://www.cnnturk.com/ekonomi/288-milyon-adet-1-kurus-kayip
https://www.memurlar.net/haber/824981/en-cok-5-kurus-en-az-1-kurus-var.html
https://www.wikizero.com/tr/T%C3%BCrk_liras%C4%B1
https://ekonomiatlasi.com/enflasyon-orani
https://www.internethaber.com/1-kurusun-devlete-maliyeti-bakin-ne-kadar-605853h.htm
https://www.sozcu.com.tr/2018/ekonomi/1-tlnin-maliyeti-13-kurus-artti-2525568/
http://www.wikizero.biz/index.php?q=aHR0cHM6Ly9lbi53aWtpcGVkaWEub3JnL3dpa2kvQmFua19vZl9FbmdsYW5kX8KjNTBfbm90ZQ (50 sterlin’in hikayesi, İngilizce)
devam et böyle kardeşim, insanın sevdiği keyif aldığı şeyi yapması çok güzel, ilgiyle takipteyiz.